Sayfa: 1 / 0 |
Sayfa: 1 / 0 | |
Slovenya Cumhuriyeti; Orta Avrupa'nın güneyinde, Balkan Yarımadası'nın kuzeybatısında bulunan bir ülke olup coğrafi açıdan batısında İtalya; güneybatısında Adriyatik Denizi; güney ve doğusunda Hırvatistan, kuzeydoğusunda Macaristan ve kuzeyinde Avusturya bulunur. Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti'nin 1991'de dağılması sonucu bağımsız bir devlet olan Slovenya 1 Mayıs 2004'te Avrupa Birliği'ne katıldı. Yugoslavya'dan ayrıldıktan sonra Avrupa Birliği'ne girmiş ilk ülke Slovenya’dır. İkincisi Hırvatistan'dır. Slovenya Slavca'da "Slavlar Ülkesi" anlamına gelir. Halkın çoğunluğu Katolik’tir. Başkenti Ljubljana ve resmi dili Slovence olup, kullanılan para birimi Euro’dur.
Slovenler Güney Slav halkı olup ayrı bir dil konuşurlar. Geçmişte Avusturya yönetiminin uyguladığı baskılara karşın, Slovenler Alp kültür alanı içinde kalmışlardır.
Slovenler 6. Yy’ da Ka-rolenj adlı bölgeye yerleşmiş ve 9. yüzyılda Alman yönetimine girmişlerdir. 15. ve 16. yüzyıllarda yaygın köylü ayaklanmaları patlak verirken, bölge halkının durumunu az da olsa düzelten Avusturya hükümdarlarının 18. yüzyıldaki reformları olmuştur. I. Dünya Savaşı'nın sonunda Sırp, Hırvat ve Sloven milliyetçilerinin işbirliği sonucunda 1918'de Güney Slavlarını birleştiren bir krallığın kurulmasını sağlandı. Aynı anda Sloven topraklarının bazıları İtalya ve Avusturya'ya bırakıldı. Daha sonra Sırp, Hırvat ve Sloven Krallığı 1929'da Yugoslavya adını aldı.
II. Dünya Savaşı sırasında Slovenya'nın güneybatısı İtalyan, kuzeydoğusu da Alman işgali altına girdi. Sonrasında bölgede komünistlerin öncülük ettiği bir direniş hareketi başladı. Yugoslavya işgalden kurtulduktan sonra 1946'da oluşturulan yeni Federal Cumhuriyet içinde Slovenya da yer aldı. Gorizia dışındaki eski Sloven toprakları İtalya'dan geri alındı. Trieste'nin bir bölümü de 1954'te Slovenya'ya bağlandı.
Doğu Avrupa'daki gelişmelerin etkisiyle 1990’da Yugoslavya komünizmden uzaklaşmaya başladı. Demokrasiye geçiş için ilk adımı atan Slovenya'da Nisan 1990'da çok partili serbest seçimler yapıldı. Seçimlerin sonrasında Cumhurbaşkanlığına reformcu komünistlerin önderi Milan Kucan getirildi ve yeni partilerin ağırlıkta olduğu koalisyon hükümeti kuruldu. Aralık 1990'da halk oylaması düzenlendi. Slovenler ezici bir çoğunlukla bağımsızlıktan yana oy kullandılar.
Merkezi yönetim ile Federal Cumhuriyetler arasında barışçı bir çözüm için görüşmeler yürütüldü. Ancak görüşmelerin sonuç vermemesi, Yugoslavya'yı 1991'de bir iç savaş ve ekonomik çöküntüye doğru sürüklemeye başladı. Hırvatistan'la birlikte 25 Temmuz'da bağımsızlığını ilan eden Slovenya'da federal ordu birlikleriyle çatışmalar başladı. Batı Avrupa ülkelerinin çabalarıyla ateşkesin sağlandı. Sonrasında 1992'de Slovenya'nın bağımsızlığı uluslararası olarak tanındı.
Slovenya, Hırvatistan ile birlikte 1992'de Avrupa Topluluklarınca resmen tanındı. 22 Mayıs'ta da Birleşmiş Milletlere kabul edilen Slovenya yılın sonlarına doğru Avrupa Toplulukları ile ekonomik ve ticari işbirliği anlaşmasını imzaladı. Bu anlaşma sonucu Slovenya'nın Batı dünyasındaki yeni konumu daha da pekişti.
1992'nin ilk yarısındaki hükümet bunalımından sonra 6 Aralık'ta genel seçimlere gidildi. Milan Kucan oyların yaklaşık olarak üçte ikisini alarak beş yıl süreyle yeniden Cumhurbaşkanı seçildi.
Slovenya sıkı para politikası sonucu enflasyonu diğer eski sosyalist ülkelere göre az seviyede tutmayı başardı. Ama sanayi üretiminde yüzde 30, istihdamda da yüzde 20 gerileme oldu.
LJUBLJANA HAKKINDA
Başkent olan Ljubljana için kültür çok önemlidir. Hatta 'Kultarr Günü' adıyla yılda bir günü milli bayram ilan eden tek ülke Slovenya’dır. Her yıl bu gün için 14 uluslararası festival, 10 000’den fazla kültürel etkinlik, konser, tiyatro, gösteri sergileniyor. Ülkenin ilk müzik kuruluşu Academia Philharmonicorum, 1701'den bu zamana kadar önemli isimleri ağırlamış. Joseph Haydn, Ludwig Van Beethoven ve Johannes Brahms bu akademinin konuklarından bir kısmı. Kültür alanlarının başında, Metelkova sahnesi geliyor. Tiyatro, radyo, film ve televizyon alanlarında eğitim veren akademi öğrencileri ve sanatçılar buraya gelip performanslarını gösteriyorlar. Ayrıca Metelkova’da sergi, parti gibi organizasyonlar da oluyor. Kentte 15 müze, 42 sanat galerisi, 11 tiyatro, 150 civarında kütüphane bulunuyor. Canlı müzik yapan restoran barlar gece eğlencesinin ilk adımını meydana getiriyor. Yaz aylarında nehir kenarındaki kafeler de geç saate kadar hizmet vermeye devam ediyor. Diskolar da sabah saatlerine kadar açık oluyor. Kentte çok iyi caz ve rock barlar var.
Slovenya bağlarla kaplıdır, her çeşit üzüm yetişir. Slovenya bağları, üç bölgeden oluşur. Primorska, Posavska ve Podravska. Ayrıca, kendilerini kaliteleri ile tanıtan 14 çevreden oluşur. Primorje bölgesi kırmızı ve dolu beyaz şarabı ile ünlüdür, Posavska bölgesinde özel Sloven şarabı olan - cviček- , Podravja bölgesi ise renski riz-ling, Sauvignon ve rulandec, traminec ve köpüklü şarapları ile ünlüdür.
Triglav milli parkının tam köşesinde dünyaca ünlü Bled gölü yer alır. Bled gölü eğlence yerleri, kongre salonu, gazino ve golf sahaları ile turistik bir cennettir. Bohinj dağ turizmini sevenler için başlangıç noktası olup, Bohinj gölü Bohinjska Bistriça ile birlikte su sporu aktivitelerinin cennetidir. Etrafında kayak merkezleri, koşu, dağ bisikletçileri için aktiviteler, yamaç paraşüt aktiviteleri ve dağ tırmanış aktiviteleri bulunur. Yaz mevsimlerinde Kranjska Gora eğlence yerleri ve tabiat sporları ile tanınmış, kış mevsimlerinde ise tercih edilen kayak merkezlerinden biridir. Hemen yakınında bulunan Planica’da her sene dünya kayak uçuş sporu yarışmaları düzenlenir. Soça kıyılarındaki yerler, zümrüt yeşili nehirler, Poreç, Kobarid ve Tolmin gibi yerler hem sessizliği isteyenlere hem de adrenalin isteyenlere mıknatıs gibi çeken merkezler bulunmaktadır.